Gökhan Keskin
Hakkımın hakkınızla nasıl bir ilişkisi olabilir bilmiyorum, hakkımın size bir pansuman sunacağını da sanmıyorum. Çok merak edenlerle tanışabiliriz ve hakkım ile hakkınız birbirini daha iyi tanıyabilir düşüncesindeyim. Ama gel görün ki adab-ı geleneksel bir olgu hakkımın yazılması, yazıyorum.
Ocak 1989 İstanbul doğumluyum. İnişli çıkışlı ve genelde orta üstü başarılarla dolu okul yıllarımın lisans kısmını Kocaeli Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği, yüksek lisansı ise Selçuk Üniversitesi Endüstri Mühendisliği ile tamamladım.
Ünye severim, memleketim, toprağım, her şeyim. Mavi ve yeşil renklerin tüm tonlarına tutkunum, Karadeniz sevdalısıyım.
Dağların ardını, gölün öte yüzünü, denizin arkasını, nehrin kaynağını, patika dönen yolların ayrımını hep merak etmişimdir. Yolları seviyorum, yolculuklar terapi seanslarım oluyor. Tatil anlayışım ismimin bilinmemesi ve yolda olduğum anların hepsi. Yol olmak hatırı sayılır bir olgu bende.
Profesyonel Türk Halk Müziği dinleyicisi, amatör ve aşıklama bağlama sanatçısıyım. Fotoğraf çekmeyi sever, çekemediklerimi bol bol izlerim. Günlüksü şeyler tutar, tutamadıklarım içinse arkalarından su dökerim. Okumaya çalışıyorum, bu konuda çabalıyorum. Okuduklarımı bazen yeniden okuyorum. Tarihe ve arkeolojiye ilgi duyuyor, kendimi Hitit vatandaşı sayıyorum.
Ankara yıllarımda Bahar ile tanıştım bozkırlarıma can suyu oldu, bahar’landım. Zarif kızımız Zarife’nin babasıyım.
Huylarını sever bir huysuzum, ne işe yaradığını çözemesem de kova burcu olduğumu biliyorum. Dahası için bkz. kendinize. Adem ile Havva’dan olma insanoğluyuz sonuçta. Çokta farklı değiliz yani, yine de merak ettiklerin olursa yazabilirsin.